Kutsal Kitap'a ait Gerçekler

İtaat etmek ya da değişmek? (PDF) Bu makalenin pdf versiyonu

İtaat etmek ya da değişmek?



“Bu çağın gidişine uymayın” (Romalılar 12:2a) … Kaçımız bu sözcükleri gerçek anlamda tekrar ve tekrar işitti? Peki, bu sözcüklerin ne ifade ettiğini gerçekten biliyor muyuz? Tanrı Sözünde okuduklarımıza her birimizin bilhassa dikkat etmesi gerekir. Yüzeysel - ve derinlemesine düşünülmeden birçok defa okunan Kutsal Kitap ayetleri - size bir şey kazandırmaz. “Bu çağın gidişine uymayın” – "uymamak" olarak tercüme edilen Yunanca sözcük biçimlenmek, bütünleşmek anlamlarına sahiptir. Tanrı Sözünün burada anlatmak istediği; bu dünya ile biçimlenmememiz, ona uymamamızdır. Sonuçta, bizler farklıyız kardeşlerim. Hristiyan bir kimse farklıdır! Biz bu dünyaya ait değiliz. Ancak birçoğumuz haberleri dinlemekten, bu dünyanın dert ettiklerini kendimize dert edinmekten (ekonomik durgunluk, kuş gribi, domuz gribi vs.), dünyanın yaptıklarını yapmaktan, konuştuklarını konuşmaktan kendimizi alamayız. Şayet bu dünyanın düşüncelerine kulak verir, konuştuklarını konuşur ve yaptıklarını yaparsak, bu sonucunda ne olur biliyor musunuz? Bu dünyayla biçim alır, onunla bir bütün oluruz. Eklemek isterim ki; dünya ve ona ait dert ve " zevkler" yaşamınızı işgal ettiği sürece, Mesih'te büyüyemeyeceksiniz.

"Tanrı'nın iyi, beğenilir ve yetkin isteğinin ne olduğunu ayırt edebilmek için düşüncenizin yenilenmesiyle değişin."(Romalılar 12:2b)

Bu çağın gidişine uymak yerine, değişim göstermeliyiz. Değişim göstermekle kastedilen ise, başka bir form, şekil almak için değişmektir. Öyleyse, alacağımız yeni form ne olmalıdır? Bu sorunun yanıtı oldukça basittir: Yanıt MESİH'te saklıdır. Pavlus'un Galatyalılar 4:19 bölümünde belirttiği üzere,

“Çocuklarım! Mesih SİZDE BİÇİMLENİNCEYE dek sizin için yine doğum ağrısı çekiyorum.”

BİÇİMLENMEK sözcüğüne dikkat edin! Bizde yaşayan Mesih, bizim yeni biçimimizdir! Aynı zamanda Koloseliler 3:2 şöyle bildirmektedir:

"Yeryüzündeki DEĞİL, gökteki değerleri düşünün."

Bundan daha net bir ifade olamaz sanırım. Değişim, düşüncenin yenilenmesiyle gerçekleşir ve düşüncemizi neyin üzerine kuracağımız bize bağlıdır. Ortada iki seçenek vardır: dünyaya ait şeyler ve göklere ait şeyler. İlk seçenek sizi ruhsal pigme yapacak, hiç büyümeyen bir bebek misali yeni doğmuş bir Hristiyan olarak kalmanıza, ruhsal olarak geri olmanıza neden olacaktır, yani; MESİH'İN sizde olan tüm potansiyeline rağmen, büyümemeyi tercih edersiniz. İkinci seçenek ise ruhsal büyümedir, yani; Mesih'in sizde biçimlenmesi, ne kadar iyi ve yüce olduğunu bildiğimiz yaşayan Tanrıyla yakın bir ilişki anlamını taşımaktadır. 1. Petrus 2:2 der ki:

"Yeni doğmuş bebekler gibi, hilesiz sütü andıran Tanrı sözünü özleyin ki, bununla beslenip büyüyerek kurtuluşa erişesiniz."

Büyümek Tanrı Sözü aracılığıyla gelir. Büyümek için O'na ihtiyacınız vardır. Kulağa ahlaki ve dindar gelen dinsel öğretiler değil, Tanrı Sözünün öğretileridir ihtiyaç duyduğumuz... Rab'bin Yuhanna 15:8'de söylediği üzere:

Yuhanna 8:32
"Gerçeği bileceksiniz ve gerçek sizi özgür kılacak."

Doğruluk nedir? Mesih; Babayla yani Tanrı”yla konuşurken şu sözü söylemiştir: "Onları gerçekle kutsal kıl. Senin sözün [dolayısıyla Tanrı Sözü] gerçektir." Tanrı Sözü yani Gerçek sizi özgür kılacaktır. Bu Sözün ardından gidecek misiniz? Düşüncelerimizi ne üzerine yoğunlaştırdığımız son derece ÖNEMLİDİR. Ya bu çağın gidişine uymayı ya da büyümeyi, değişmeyi seçeriz - ve bu, dünya işleriyle düşüncelerimizi meşgul etmek yerine, göklerde olana yoğunlaşıp, büyümek için Tanrı Sözünden beslenerek düşüncemizi yenilemek amacıyla yaptığımız bir SEÇİMDİR.

Anastasios Kioulachoglu