Doğru kişi, lutüfla kurtuldu
Pentakost gününden sonra Tanrı Sözünde inanlılara yönelik olarak anlatılan müjde, İsa Mesih'in gerekli tüm koşulları yerine getirmiş olmasını ve böylece O'nu Rab olarak kabul edip, Tanrı'nın O'nu ölümden dirilttiğine iman ederek aklanıp kurtulmanızı içermektedir. Bu gerçekten bir müjde, öyle değil mi? Efesliler der ki:
Efesliler 2:8-9
"İman yoluyla, LÜTUFLA kurtuldunuz. Bu sizin başarınız değil, Tanrı'nın ARMAĞANIDIR. Kimsenin övünmemesi için iyi işlerin ödülü değildir."
Aynı zamanda Romalılar 10:9-10 bölümü şunları söyler:
"İsa'nın Rab olduğunu ağzınla açıkça söyler ve Tanrı'nın O'nu ölümden dirilttiğine yürekten iman edersen, kurtulacaksın. İnsan yürekten iman etmekle aklanır, imanını ağzıyla açıklamakla da kurtulur"
ve Elçilerin İşleri 16:30-31 şöyle devam eder:
"Onları dışarı çıkararak, "Efendiler, kurtulmak için ne yapmam gerek?" diye sordu. Onlar, "Rab İsa'ya iman et, sen de ev halkın da kurtulursunuz dediler."
Bir başka örnek ise, Romalılar 3:20-24, 28 bölümlerinden gelmektedir:
"Bu nedenle Yasa'nın gereklerini yapmakla hiç kimse Tanrı katında aklanmayacaktır. Çünkü Yasa sayesinde günahın bilincine varılır.
Şimdiyse Yasa'dan bağımsız olarak Tanrı'nın insanı nasıl aklayacağı açıklandı. Yasa ve peygamberler buna tanıklık etti.
Tanrı, insanları İsa Mesih'e olan imanlarıyla aklar. Bunu, iman eden herkes için yapar. Hiç ayrım yoktur. Çünkü herkes günah işledi ve Tanrı'nın yüceliğinden yoksun kaldı. İnsanlar,
İsa Mesih'te olan kurtuluşla, Tanrı'nın lütfuyla, karşılıksız olarak aklanırlar....... Çünkü insanın, Yasa'nın gereklerini yapmakla değil, imanla aklandığı kanısındayız."
Yukarıdaki pasajlar kurtuluşumuzun ve Tanrı'nın önünde durabilme hakkımızın yani, doğru kılınmamızın ne kadar çok iyi eylemlerde bulunduğumuza ya da bulunacağımıza değil, Tanrı'nın lütfuna dayandığını belirtmektedir. Yukarıdaki bölümlere göre, tüm yasayı yerine getirseniz bile, Tanrı'nın önünde doğru olamayacaksınız; Kutsal Kitap'tan okuduğumuz üzere, hiç kimse yasanın gereklerini yerine getirmekle aklanamaz. Aynı zamanda "herkes günah işledi" diye eklemektedir Kutsal Kitap. Hayatınızda asla günah işlememiş olsanız bile (bunun doğru olmadığından eminim), nesilden nesile aktarılan Adem'in günahı hala orada durmaktadır. Rab'be övgüler olsun ki, O'nun önünde doğru kılınabileceğimiz başka bir yol sağlanmıştır. İşte bu yol lütuftur. Evet, bizlere özgürce sunulabilmesi adına birisi bu armağanlar için çaba harcamak zorunda kaldı. Bununla birlikte, bu kişi ne sizsiniz ne de ben, O sadece İsa Mesih'tir. Romalılar 3. bölüm İsa Mesih'in gerçekleştirdiği görevleri bizlere anlatmaktadır.
Romalılar 3:23-26
"Çünkü herkes günah işledi ve Tanrı'nın yüceliğinden yoksun kaldı. İnsanlar, İsa Mesih'te olan kurtuluşla, Tanrı'nın lütfuyla, karşılıksız olarak aklanırlar. Tanrı, Mesih'i, kanıyla günahları bağışlatan ve imanla benimsenen kurban olarak sundu. Böylece adaletini gösterdi. Çünkü sabrederek, daha önce işlenmiş günahları cezasız bıraktı. Bunu, adil kalmak ve İsa'ya iman edeni aklamak için şimdiki zamanda kendi adaletini göstermek amacıyla yaptı."
Kurtuluş, benim ya da sizin elde ettiklerinizde değil, MESİH İSA'DADIR. Tanrı'yla olan ilişkimizi anlamak istediğimiz takdirde, bu çok önemlidir. İlişkimiz Tanrı'nın lütfu ve İsa Mesih'in yerine getirdiği görevlerin üzerine kurulmuştur, bizim değerimiz, iyi işlerimiz ya da başarılarımız üzerine değil. Tanrı'nın önünde günün yirmi dört saati doğru kılındık. Bunun sebebi, aklanmanın lütuf aracılığıyla bize verilmiş olmasıdır. Hak etmediğimiz bir lütfun ve Tanrı'nın bize olan sevgisinin sonucu olarak bize verilmiştir. Bu bizim kendimizi aklamamız değil, "Tanrı'nın aklaması"dır. "nın" eki bu aklanmanın kaynağına işaret etmektedir. Bu kaynak ne benim ne de sizsiniz, sadece Tanrı'dır. Galatyalılar 2:16 der ki:
"Yine de kişinin, Kutsal Yasa'nın gereklerini yapmakla değil, İsa Mesih'e olan imanla aklandığını biliyoruz. Bunun için biz de, Yasa'nın gereklerini yapmakla değil, Mesih'e imanla aklanalım diye Mesih İsa'ya iman ettik. Çünkü hiç kimse Yasa'nın gereklerini yapmakla aklanmaz.”
Bir kere daha, kişinin, Kutsal Yasa'nın gereklerini yapmakla değil, İsa Mesih'e olan imanla aklandığını gördük! Şayet aklanma iyi işler yapmakla mümkün olsaydı, şu sözleri söyleyebilirdim: "Bak, ben senden daha çok şey yaptım. Aklanmayı senden çok hak ediyorum." Hiç kimse Tanrı'dan bir şey almayı hak etmedi. Bize olan sevgisinden yola çıkarak, kendi Oğlunu, ona iman ederek aklanıp, kurtulmamız için feda eden Tanrı'nın bizzat kendisiydi. Bu tam anlamıyla bir lütuftur! Hayranlık duyulan bir lütuf!
Türkçe: Zuhal Czuri, Yuce Kabakci (Christian-translation.com)